Rahim Duvarı Kalınlaşması

Rahim duvarının kalınlığı; üreme çağındaki kadınlarda fizyolojik olarak âdet döngüsünün bazı günlerinde, rahmin gebeliğe hazırlanması amacıyla görülür. Bu fizyolojik kalınlaşma dışında ve özellikle ilerleyen yaşlarda rahim duvarı kalınlaşması tıp dilinde ‘’endometrial hiperplazi’’ olarak adlandırılan önemli bir sağlık sorununa işaret edebilir. Bu durum kanser tanısı olmasa da ilerleyen safhalarında kansere yol açabileceğinden bir uzman tarafından takip ve tedavi edilmelidir.

Adet dönemleri, yumurtalıkların yeni bir yumurta üretimine hazırlandığı süreçtir. Bu süreçte rahim içerisinde fizyolojik değişiklikler görülür. Bu değişikliklerden birisi de rahim duvarı kalınlaşmasıdır. Adet kanamasıyla birlikte, kalınlaşan rahim duvarı da dökülür ve adet kanaması ile birlikte dışarı atılır. Böylece rahim duvarı normal boyutlarına geri döner. Ancak bazı rahatsızlıklara bağlı olarak, rahim duvarındaki kalınlaşma devam edebilir. Rahim duvarının kalınlaşması ise bu bölgedeki dokularda kanseröz hücre oluşmasına zemin hazırlayabilir. Bu nedenle rahim duvarı kalınlaşması tespit edilen hastalarda, altta yatan nedenlerin saptanması ve doğru yaklaşımla tedaviye başlanması oldukça önemlidir.

Rahim Duvarı Neden Kalınlaşır?

Rahim duvarı kalınlaşması (Endometrial hiperplazi), doğrudan hormonal dengesizlik nedeniyle ortaya çıkabileceği gibi başka rahatsızlıkların progesteron hormon salınımını azaltmasına bağlı olarak da gerçekleşebilir. Bunlar arasında; polikistik over sendromu, yumurtalık kistleri, tümörler, diyabet, hipertansiyon ve obezite vardır.

Rahim Duvarı Kalınlaşması Belirtileri Nelerdir?

• Adet düzeninin bozulması ve kanama miktarının artması.
• Adet dönemindeki ağrıların artması ve şiddetlenmesi
• Normal adet kanama dönemleri arasındaki kanamalar

Rahim Duvarı Kalınlaşmasının Riskleri Nelerdir?

Rahim duvarı kalınlaşmasının en büyük riski kanser veya kanser öncüsü lezyonlardır. Rahim duvarındaki kalınlaşan dokularda, kanser öncüsü lezyonlar gelişebilir. Bu lezyonlar, zaman içerisinde kansere ilerleyebilir. Aynı zamanda adet düzeni ile ilgili sorunların devam etmesi de kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen diğer önemli risktir. Adet düzensizliği ve yoğun adet kanaması olan kadınların ya da risk grubundaki kadınların jinekolojik muayeneye önem vermesi gerekmektedir. Düzenli jinekolojik muayenelerle erken dönemde rahim duvarı kalınlaşması tanısı koymak ve tedavi etmek mümkündür.

Rahim Kalınlaşması Tedavisi

Tedavi yönteminin belirlenmesinde; hastanın yaşı, hormon düzeyi, rahminin durumu, anne olma isteği ve hiperplazide atipinin olup olmaması etkili olur.

Rahim kalınlaşması için yapılan biyopsi sonucunda rapor atipisiz endometrial hiperplazi ise, öncelikle ilaç tedavisi tercih edilir ve tedavinin bitiminde ise, yeniden endometrial biyopsi planlanır. Patolojinin ve semptomların devam etmesi durumunda, ilaç tedavisine devam edilebilir ya da cerrahi tedaviye geçilir. Endometrial biyopsi sonucu atipili hiperplazi plan hastalarda, kanser riski daha yüksek olduğu için hastanın yaşıda değerlendirilerek cerrahi tedaviye öncelik verilir.

Cerrahi tedavi planlandığında; genel olarak jinekolojik bütün cerrahilerde olduğu gibi minimal invaziv cerrahi tekniklerinin uygulanması gerekir. Rahim alma operasyonunun laparoskopik (kapalı) teknik ile yapılması hastaya yüksek konfor, işine ve normal hayatına erken dönme ve çok daha az enfeksiyon avantajlarını sağlayacaktır.

Rahim duvarı kalınlaşması tedavisi Kocaeli hakkında daha fazla bilgi almak için Prof. Dr. Hasan Terzi ile iletişime geçebilir; randevu alabilirsiniz.